30 Mayıs 2010

Dünya Kupası Notları #3



# Almanya'da sakatlıkların ardı arkası kesilmiyor son olarak Heiko Westermann'da sakatlandı.

# Dünya Kupası'nda görev alacak hakemler açıklandı. 30 hakem üçlüsünden 10'unu Avrupa, 6'sını Güney Amerika, 4'ünü Asya, 4'ünü Afrika, 4'ünü Orta ve Kuzey Amerika, 2'sini de Avustralya kıtasından hakemler oluşturuyor. Evet doğru tahmin ediyorsunuz Türkiye'den herhangi bir hakem çağrılmadı turnuvaya. Birleşik Arap Emirlikleri'nden hakem var, Suudi Arabistan'dan hakem var, Kırgızistan'dan hakem var, Özbekistan'dan hakem var, Solomon Adaları'ndan bile hakem var ama Türkiye'den hakem yok.

# Hazır hakemlerden bahsetmişken Dünya Kupaları tarihinde sarı ve kırmızı kart uygulamasına 1970 yılında geçildiğini (1970 yılındaki turnuvada hiç kırmızı kart gösterilmemiş.) ve Dünya Kupası tarihinde ilk kırmızı kartı 1974 yılında Almanya'daki finallerde Batı Almanya-Şili arasında oynanan açılış maçının 67. dakikasında Şilili Carlos Caszely'yi kırmızı kartla oyundan atan Doğan Babacan'ın gösterdiğini biliyor muydunuz?

# Dünya Kupası için Adidas tarafından hazırlanan resmi top Jabulani bugüne kadar tasarlanan en yuvarlak top. Çevresi 69 santimetre, ağırlığı 440 gram olan topun bir diğer önemli özelliği ise ıslandığı zaman ağırlığının hiç artmaması. FIFA standartları uyarınca, bir top ıslandığında, ağırlığının yüzde 10'a kadar artması kabul görülüyor.

# Casillas ise toptan memnun değil. "Yeni top plaj topuna benziyor" şeklinde bir açıklama da bulunmuş. Bizi bol gollü bir Dünya Kupası mı bekliyor acaba?

# 1 Haziran'a kadar bütün takımlar kadrolarını 23 kişiye indirilmiş şekliyle bildirmek zorundalar. 24 saat sonra Dünya kupası kadroları hemen hemen tam anlamıyla şekillenmiş olacaktır.

28 Mayıs 2010

EURO 2016 Fransa'da



3 kez denedik 3'ünde de ne yazık ki istediğimiz gerçekleşmedi. EURO 2008 için Yunanistan ortaklığıyla yaptığımız başvuruda istediğimizi alamamıştık. Pes etmeyip EURO 2012 için yaptığımız başvuruda daha ilk turda umutlarımızı yitirmiştik. Bu sefer herkes çok inandırmıştı kendini. Rakiplerin daha önce bu turnuvaya ev sahipliği yapması, verilen yüksek bütçeli teminat mektupları, 3. kez üst üste bu organizasyona talip olmamız pozitif etkenler olarak duruyordu. Fakat bu seferde olmadı. Hayaller yine başka organizasyonlara kaldı.




Bu defa sanırım en acı durum sadece 1 oyla kaybetmek oldu. Bu kadar yaklaşmışken 1 oyla Fransa'ya kaybettik. Böylece Fransa 3. kez Avrupa Şampiyonası'na ev sahipliği yapmaya hak kazandı, Türkiye üst üste 3. kez bu isteğini gerçekleştiremezken. UEFA başkanı Platini'nin Fransız olması sebebiyle yapılan yorumlar, söylenenler var. Fakat unutulmaması gereken şey UEFA'da Platini'den sonra gelen kişinin Şenes Erzik olması. Böyle bir pozisyonda Şenes Erzik'in Türkiye'nin hakkını sonuna kadar savunduğundan şüphem yok. Bu sebeple ortaya atılan bu söylentilerin inandırıcılığı yok gözümde. Bu seferde olmadı ne diyelim darısı EURO 2020'ye. En azından kazanırsak şekilli duruyor 2020. Hayır kendimi avutmuyorum onu da nerden çıkardınız...








Kulübenin Vazgeçilmezi


"Semih evinde oturmuyor kulübede oturduğu kadar!"

Rıdvan Dilmen

(Türkiye- Kuzey İrlanda maçı esnasında yaptığı bir yorum)

26 Mayıs 2010

Jose Mourinho Real Madrid'de


Ve nihayet Real Madrid cephesinde de açıklama geldi. Florentino Perez önümüzdeki sezon Real Madrid teknik direktörünün Jose Mourinho olduğunu açıkladı. Şovun büyüğü Cuma günü deniliyor bakalım Madrid'de neler olacak. Bu sene El Classico öncesiyle, sonrasıyla çok fırtınalı olacağını belli etti şimdiden. Sonuçta Katalanlar'ın alınacak büyük bir hesabı var ve inanıyorum ki Jose Mourinho Katalanlar'ın nefret ettiği isimler sıralamasında şimdiden zirveyi zorluyor.

Yapar Mı Yapar


"Eğer Dünya Kupası'nı kazanırsak, çıplak bir şekilde Obelisk'in* etrafında koşacağım"

Maradona

*Obelisk : Buenos Aires'in merkezinde yer alan ve şehrin en önemli simgelerinden biri olan yapı

Mourinho'nun En Savunmasız Hali



Savunmanın en iyisini yaptırarak İnter'i fırtına gibi estiren Mourinho'nun bugüne kadar gördüğümüz en savunmasız hali. Olayın kahramanları Marco Materazzi ve Jose Mourinho. Gözüktüğü kadar taş kalpli bir adam değilmiş Mourinho.

25 Mayıs 2010

Güle Güle Mehmet Topal


Aslında üstünden geçti, unutuldu bile bu transfer ama birşeyler karalamak istedim ben yine de çünkü hakettiği ilgiyi göremedi buralarda, popüler kültüre yenik düştü yine. Gündemde çok daha fazla satacak konular mevcuttu maalesef.

Son dönemlerde Barca-Real çılgınlığından dolayı çok sıradanlaşmış gibi gözükse de gerçekte İspanya gibi önemli bir futbol ülkesinin en önemli 5 kulübünden birine gitti Mehmet Topal. 2'si son 10 yıl içinde olmak üzere 6 Lig Şampiyonluğu, 7 İspanya Kupası, 1 Kupa Galipleri Kupası, 2 Süper Kupa, yine son 10 yıl içinde 1 Uefa Kupası ve 2 Ş.L. Finali gibi önemli başarıları olan bir kulübe gitti. Hem de çok doğru bir zamanda gitti bana kalırsa. ŞL'de oynayacağı, en büyük rakiplerinden Baraja'nın futbolu bıraktığı, Albelda'nın ayrılmak üzere olduğu bir sezonda... Başlarda mutlaka- kendini tam anlamıyla göstereceği zamana kadar- bocalayacağı bir süreç olacaktır. Mehmet'in uyumlu, azimli, mücadeleci kişiliğiyle bu süreci çabuk atlatacağına inanıyorum. İnşallah şansı da biraz yaver gider de 2. Tugay'ımız olur.

Galatasaray'a ilk geldiği gün hala gözümün önünde. Tam bir son dakika sürpriziydi. Hatta ayağının tozuyla Liverpool maçına çıkmıştı. Çoğunluk gelmeden önce muhtemelen adını bile hiç duymamıştı ama o geldiği günden beri doğrusuyla, yanlışıyla hep en iyisini yapmaya çalıştı. Yavaş yavaş belki ama sağlam, isabetli adımlarla; tırnaklarıyla kazıyarak geldi buralara adeta. Bu özverili tavrı ve efendiliğiyle de hemen hemen herkesin takdirini kazanmıştır. 4 sezon boyunca sarı-kırmızı formayı 125 defa gibi, 2. ligden gelen genç bir oyuncu için, önemli sayılabilecek bir sayıda terleterek veda ediyor bize. Ş.L, Uefa Kupası ve Avrupa Şampiyonasında oynama, Süper Lig Şampiyonlukları gibi tecrübelerle gidiyor.

Çok eleştirildiği zamanlar da oldu burada, göklere çıkarıldığı anlar da. Kimi zaman nice 10 numaraları kilitledi o uzun bacaklarıyla, örümcek oldu; kimi zaman fantastik şutlarıyla doksandaki örümcek ağlarını alan... İlginç bir özelliği: Bugüne kadar hangi ayağı ilk tercihi ben hala çözemedim mesela. İkisiyle de olmayacak hatalar da yaptı, enfes paslar, goller de attı. Özgüveni yerinde bir Topal her orta sahaya ilaç bir adamdır. Onu kaybettiğimiz için hem üzgünüm, hem de onun adına mutluyum. Bu kadar sevdiğimiz bir oyuncu, çok önemli yerlerde bizim gururumuz olacak inşallah. Belki de buradaki ortamda sonu çok farklı olacaktı. Bunu da düşünmeden edemiyor insan. Ayrıca kulübüne önemli sayılabilecek bir katkı da yaptı. Daha fazla da yapabilirdi belki ama çok da takılmamak lazım artık buna.

Artık bekleyip, vakti geldiğinde onu heyecan ve gururla izlemekten başka yapacağımız bir şey yok. Geri dönerse eğer bir gün, taraftarın kolları ona sonuna kadar açık olacaktır her zaman. Yolun açık olsun güzel insan, örümcek adam.

23 Mayıs 2010

Write The Future- Geleceği Sen Yaz




"Write The Future" Türkiye'deki lansmanıyla "Geleceği Sen Yaz" reklam filminden öte film gibi olmuş. Geçişler çok güzel alıp sürüklüyor insanı bir sonraki sahnede ne olacağını merak ettiriyor insana. Homer Simpson sahnesi ve Rooney'in geleceğini gördüğü kısımlar ise zaten muhteşem. Dünya Kupası'nda yer almayacak Ronaldinho'nun ise reklam filminde yer alması enteresan olmuş. Ronaldinho tüm yeteneklerini sergilemiş reklamda fakat olay Dunga'yı etkileyebilmekti.

Konyaspor Süper Lig'de



Konyaspor Altay ile 2-2 berabere kalarak Süper Lig'e çıkmaya hak kazanan son takım oldu. 2008-2009 sezonunda Süper Lig'den düşen Konyaspor 1 senelik aradan sonra tekrar Süper Lig'e yükseldi. Böylece bu sene Süper Lig'e yükselen takımlar Bucaspor, Karabükspor ve Konyaspor oldu.

2010 Şampiyonlar Ligi En Güzel 15 Gol




15- Ekrem Dağ vs Cska Moskova
14- Falcao vs Atletico Madrid
13- Cristiano Ronaldo vs Marsilya
12- Milos Krasic vs Wolfsburg
11- Benoit Cheyrou vs Zürih
10- Allan Dzagoev vs Beşiktaş
9- Sergio Agüero vs Chelsea
8- Andrey Shevchenko vs Inter Milan
7- Elson vs Sevilla
6- Hulk vs Atletico Madrid
5- Onofros vs Unirea Urziceni
4- Ryan Babel vs Lyon
3- Kuzmanovic vs Sevilla
2- Tihinen vs AC Milan
1- Ryazantsez vs Barcelona

Dünya Kupası Maskotları #9


Zakumi- Güney Afrika 2010

2010 Şampiyonlar Ligi Şampiyonu İnter


Gecenin gülen tarafı beklenildiği üzere Inter oldu. Milito'nun 2 golüyle Bayern Münih'i 2-0 deviren İnter 2010 Şampiyonlar Ligi Kupası'nın sahibi oldu. Şampiyonlar Ligi finali için biraz sönük kaldığını düşündüğüm bir maç olsa da İnter'in sahaya yayılışının muhteşemliğini Bayern hucüm hattının İnter'in savunma hattının arasında eriyip gitmeleri karşısında kalınan çaresizliği seyretmek güzeldi.



İnter kendi taktiğinden yine ödün vermeyerek harika bir defans yaptı. Yakaladığı hızlı kontrataklar ile de sonuca ulaştı. Bayern Münih baskılı oyununa topa daha çok sahip olmasına rağmen bir türlü İnter savunmasının arkasına sarkamadı. Uzaktan denediği şutlarda da başarılı olamayınca mağlubiyet kaçınılmaz oldu. Diego Milito attığı 2 gol ile bu sezon İnter'in oynamış olduğu bütün final maçlarında gol atmış oldu. Mourinho 2. kez kupaya uzanarak Ottmar Hitzfeld ve Ernst Happel'den sonra kupayı 2 farklı takımda kazanan 3. teknik adam oldu. ( Porto ve İnter). Eğer Bayern kupayı kazanabilseydi Hamit Şampiyonlar Ligi kupasını kaldıran ilk Türk oyuncu olarak tarihe geçecekti. Fakat dün gece sadece 2000-2001 sezonunda Leverkusen'le final oynayan Yıldıray Baştürk'ten sonra ikinci kez Şampiyonlar Ligi finalinde forma giyen Türk oyuncu ünvanıyla yetinmek zorunda kaldı. Dün geceden dikkat çeken bir diğer ayrıntı da İnter'in ilk 11'inde hiç İtalyan futbolcu bulunmamasıydı. Şampiyonlar Ligi tarihinde İnter ilk kez finalde 11 yabancı futbolcu ile mücadele eden takım oldu.



İnter 30 yıl 92 gün ortalamasıyla bugüne kadar Şampiyonlar Ligi tarihindeki en yaşlı 2. kadro ile sahaya çıkmasına rağmen 90 dakika yaptıkları defans mücadelesi ve kontrataklardaki hızlılıkları ile bunu hiç hissettirmediler. Mourinho'nun dün geceki zaferinden sonra isminin artık yüksek sesle Real Madrid ile anılmaya başlaması İnterliler için üzücü bir durum gibi gözüküyor. Yakaladığı bu havayı Mourinho gittikten sonra devam ettirebilirler mi bilinmez. Bu durumla uzaktan ilgilenen birileri daha var bu arada. Nou Camp'ta yaptığı sevinç sonrası şimdi de Real Madrid yolunda olan Mourinho, Katalanlar'ın nefretini çok büyük bir ölçüde kazanmış durumda daha şimdiden.


22 Mayıs 2010

Arjantin - 169


2010'da Güney Afrika'da olacak Arjantin'li golcülerin bu sezon attığı resmi gol sayısı.

Messi-47
Tevez-29
Higuain-29
Milito-28 (Bu akşam Ş.L. finali oynayacak.)
Agüero-20
Palermo-16
------------
169

Adam başı 28.1 gol eder. Sanırım kupanın en ürkütücü hücum hattı. Bakalım elemelerde yaşadıkları sıkıntıları aşabilecekler mi, yoksa bu hücumculara rağmen erken veda edenlerden mi olacaklar?

Bu arada Lopez (24), Saviola (19), Lavezzi (9) ise başarılı performanslarına ve gollerine rağmen güme gidenler.

Not: Milito finalde attığı 2 golle 30 yaptı. Toplam sayı da böylece 171 oldu.

21 Mayıs 2010

David Villa Barcelona'da




Dikkat Çekenler #3




Nereden Nereye : Valencia'nın Topal Operasyonu (Aceto Balsamico)

10 Sene Oldu : Yıl 2010 Ama Gün 17 Mayıs ( Artemio Franchi)

İstedikleri Sonunda Oldu : İstanbul'un Fethi (ultras Movement)

Şampiyonlar Ligi Finali Yaklaşırken : Kadın Futbolu Şampiyonlar Ligi (Chao Grey)

Sakata Gelenler : Dünya Kupası Sakat Listesi ( Flying Dutchman)

Bayramınız Kutlu Olsun : 19 Mayıs Indexleri ve Fenerbahçe (Romanista Bukowski)

Hafta Sonu Futbol Ekranı



21 Mayıs Cuma
18:00 İsviçre-İspanya / Eurosport 2 (U17 Avrupa Şampiyonası)
18:45 Danimarka-Katar / Eurosport (U21 Toulon Turnuva)
19:00 Türkiye-Çek Cumhuriyeti / (U17 Avrupa Şampiyonası)
21:00 Sili-Rusya / Eurosport 2 (U21 Toulon Turnuva)
21:00 Yunanistan-İngiltere / Eurosport (U17 Avrupa Şampiyonası)

22 Mayıs Cumartesi
17:00 Blackpool-Cardiff City / (Play-Off Championship Final)
18:45 Fildişi Sahilleri-Fransa / Eurosport (U21 Toulon Turnuva)
18:45 Japonya-Kolombiya / Eurosport 2 (U21 Toulon Turnuva)
19:30 Çek Cumhuriyeti-Türkiye / NTV Spor (Amerika - Hazırlık Maçı)
21:45 B.Münih-İnter / Star TV

23 Mayıs Pazar
19:00 Altay-Konyaspor / Futbol Smart
19:00 Adanaspor-Karşıyaka / D Spor
19:15 Katar-Rusya / Eurosport 2 (U21 Toulon Turnuva)

24 Mayıs Pazartesi
13:20 Japonya-Güney Kore / (Hazırlık Maçı)
18:00 İspanya-Portekiz / Eurosport 2 U17 Avrupa Şampiyonası)
21:00 Türkiye-İngiltere / (U17 Avrupa Şampiyonası)
22:00 İngiltere-Meksika / (Hazırlık Maçı)
00:00 Arjantin-Kanada / (Hazırlık Maçı)

*

Jens Lehmann Otobiyografi



Bu ay futbola veda ettiğini açıklayan 40 yaşındaki Alman kaleci Jens Lehmann'da otobiyografisini çıkaran emekli futbolcular kervanına katılmış. Dilimize çevrilir mi okuma şansımız olur mu bilinmez ama 2000 senesinde Borussia Dortmund kalesini korurken karşılaştığı Galatasaray'dan, Hagi'den yediği golden bahsetmiş midir acaba diye de merak etmiyor değilim açıkçası.



20 Mayıs 2010

Yıllar Mı Hızlandı Yoksa?


Daha dün gibi aklımda 18 yaşında Real Madrid'in kalesine geçen adam diye ortalığın ayağa kalkması, daha dün gibi aklımda Cesar Sanchez'e kaptırdığı formasını Sanchez'in Şampiyonlar Ligi finalinin 2. yarısında sakatlanması sonrası geri alması kupayı Real Madrid'e, Real Madrid kaleci kazağını da kendi sırtına geçirip bir daha hiç kimselere vermemesi. John Benjamin Toshack'ın 18 yaşında İspanya futbol vitrinine sunduğu muhteşem yetenek. Bugüne kadar Real Madrid formasıyla 371, İspanya Milli Takım formasıyla 101 maça çıkmış Iker Casillas. Bu genç bugün 29 yaşına girmiş. Ne ara 29 olmuş Casillas diye sormadan edemedim kendime. Yıllar mı hızlandı yoksa? Ne çabuk geçiyor upuzun günler geceler...

19 Mayıs 2010

Trabzonspor'un Kaptanları


Şampiyonluk kutlamaları sırasında Sercan bahsedince farkettim. Fatih ve Gökdeniz'den sonra Hüseyin kaptan da şampiyon oldu. Üçünün birden gittiği takımlarda sürpriz sayılabilecek şampiyonluklar yaşaması sizce de ilginç değil mi? Trabzon'da toplamda yaklaşık 30 yıl oynayan bu üç kaptanın dışarıda 7 sezonda 4 şampiyonluk kazanmasını artık futbolun nesiyle açıklayalım bilmiyorum. Şimdi gözler takımın diğer kaptanlarının üstünde.

Dünya Kupası Maskotları #8


Goleon the Lion - Almanya 2006

18 Mayıs 2010

Mehmet Batdal ve Serdar Özkan Galatasaray'da


Uzun zamandır yerli piyasada Galatasaray ile ismi anılan iki ismin transfer haberi bugün Galatasaray resmi sitesinden açıklandı. Mehmet Batdal ve Serdar Özkan önümüzdeki sezon Galatasaray'da.

Mehmet Batdal'ın ismi hemen hemen Süper Lig'deki İstanbul takımlarının hepsiyle anıldı. Fakat Galatasaray'a geleceği çok uzun zamandır konuşuluyordu. Sonuç olarak şahsi fikrim kendini geliştirmesi ve forma şansı bulma açısından gelebileceği en iyi İstanbul takımına geldi. Şu teknik kadro altında iyi çalışırsa uzun yıllar Galatasaray kafasını o mevkide rahatlatacak bir forvete kavuşabilir. Hem de yerli kontenjanından.

Serdar Özkan'ın transferi Gökhan Zan transferinin laciverti gibi gözüküyor. Bonservisi elinde olması sebebiyle yapılan bir tercih gözüküyor. İzlediğim maçlarda nedense bir türlü ısınamadım Serdar Özkan'a. Çok azimli ve hırslı olmasına rağmen son vuruşlardaki beceriksizliği tüm artı yönlerini silip atıyor benim gözümde. Ön yargılı olmadan önce yeni sezon öncesi seyretmek lazım dikkatli bir şekilde. Belki bu hava değişimi pozitif yönde etki yapabilir kendisine.

Galatasaray yine hızlı girdi transfer sezonuna. Transferden yana sıkıntımız olmayacaktır bu sezonda buna şüphemiz yok. Takımın ihtiyacı olan mevkiye alınmak istenen isim transfer edilecektir. Ama ruh transfer edilmiyor değil mi Haldun ağabey?



Mehmet Batdal

Futbola 13 yaşındayken Bucaspor altyapısında başlayan Mehmet Batdal, 19 yaşında profesyonelliğe adım attı. 24 Şubat 1986 doğumlu Mehmet Batdal, 2005-06 sezonunda 21 kez Bucaspor formasını giyerken, 2 gol attı. Takip eden sezonda 20 maçta 5 gol atan genç oyuncu, 2007-08 sezonunun ilk yarısında Bucaspor formasıyla 12 maçta attığı 9 gol sonrası, ligin ikinci yarısında kiralık olarak bir başka İzmir ekibi Altay’ın yolunu tuttu. Siyah beyazlı takımla 10 maça çıkan Mehmet Batdal, bu karşılaşmaların birinde fileleri havalandırdı.

Geçirdiği ağır sakatlık sonrasında bir süre sahalardan uzak kalan, bir süre de eski performansından uzak kalan genç yıldız, Bucaspor’a döndükten sonra 30 maçta forma giydi ve 7 gol attı.

Dört yılı aşkın bir süredir ismi iddialı takımlarla anılan Mehmet Batdal, bu dönemdeki partneri Ozan İpek’le birlikte dikkatleri iyice üzerine çekti. Geride bıraktığımız 2009-10 sezonu ise kariyerinin en verimli senesi oldu. Bank Asya Birinci Lig’de sezonu ikinci sırada tamamlayarak Süper Lig vizesi alan Bucaspor’un en önemli gol silahı olan Mehmet, ligde 30 maçta 17, toplamda da 32 maçta 19 gol atarak takımının başarısına önemli ölçüde katkıda bulundu. 1.95’lik boyuyla dikkat çeken yeni transferimiz, üstün fiziğine karşın sahip olduğu teknik beceriyle, ülke futbolunda çok sık rastlanmayan bir oyuncu profili çiziyor. 11 kez Ümit Milli Takım forması da giyen Mehmet Batdal, artık Galatasaray forması giyecek.

Serdar Özkan
1 Ocak 1987 günü Düzce’de dünyaya gelen Serdar Özkan, 1999 yılında henüz 12 yaşında iken Beşiktaş altyapısında futbola başladı. 2002-03 sezonunda dönemin Beşiktaş teknik direktörü Mircea Lucescu’nun dikkatini çekerek kulübü ile profesyonel sözleşme imzalayan genç oyuncu, bir sezon sonra Beşiktaş’ın UEFA Şampiyonlar Ligi kadrosunda yer aldı.

Aralık 2003’te Beşiktaş formasıyla hem kupa, hem de lig maçlarında ilk kez şans buldu. 2004-05 sezonunun ikinci yarısında, daha fazla süre bulabilmesi adına, İstanbulspor’a kiralandı. Ancak İstanbulspor’da beklenilen çıkışı yapamayınca Beşiktaş’a döndü. Bu defa, 2005-06 sezonunda, Akçaabat Sebatspor’a kiralık olarak transfer oldu. Trabzon ekibinde sürekli oynama fırsatı bulan Serdar Özkan, 2007-08 sezonunda Beşiktaş’ın o dönemki teknik direktörü Ertuğrul Sağlam tarafından tekrar siyah-beyazlı ekibe alındı.

Beşiktaş’taki yeni serüveni, bir öncekine göre hayli başarılı geçti. Sağlam’ın takımında istediği süreleri almaya başlayan oyuncu, Türkiye Ligi ve UEFA Şampiyonlar Ligi’nde forma şansı buldu. Beşiktaş’ın İnönü Stadı’nda Liverpool’u 2-1 mağlup ettiği karşılaşmada takımının ilk golünü atan Serdar Özkan, Beşiktaş’ın 2008-09 sezonundaki çifte kupalı şampiyonluğunda da kadroda bulunuyordu.

Milli takımın tüm kategorilerinde kadroya (U-16: 10 defa, U-17: 29 defa, U-18: 12 defa, U-19: 11 defa, U-21: 8 defa ve A Milli: 3 defa) çağrılan oyuncu, 12 Eylül 2007 günü Macaristan ile oynanan Euro 2008 Eleme Grubu maçında ilk kez A Milli Takım için oynadı. Serdar, maçın 67. dakikasında -yine Beşiktaş’tan Galatasaray’a geçiş yapan bir başka isim- Ayhan Akman’ın yerine oyuna dâhil olmuştu. 1.67 metre boyundaki Serdar Özkan, orta sahanın her iki kanadında da oynayabiliyor.

Kaynak : galalatasaray.org

17 Mayıs 2010

17 Mayıs 2000 !


O günlerin tekrar geleceğine inanarak dalgalan sarı-kırmızı...


16 Mayıs 2010

Şampiyon Bursaspor


2009-2010 sezonu şampiyonu Bursaspor oldu. 52 senelik lig tarihinde 2. kez Anadolu'dan şampiyon çıktı. 1983-1984 sezonunda Trabzonspor'un şampiyonluğundan sonra ilk kez bir Anadolu takımı şampiyon oldu. Ertuğrul Sağlam'ı ve Bursaspor'u tebrik eder Şampiyonlar Ligi'nde başarılar dileriz.

Başıboşluk



Sakatlıklar,izin alıp gidenler, kafasına göre çekip gidenler derken Galatasaray bu gece Ankara deplasmanında Gençlerbirliği karşısına sadece 1 yabancı oyuncu ile çıkabilecek, o isim de Giovani Dos Santos. Çok geçerli sebeplere sahip olmadan şu ortamda takımı bırakıp gitmek açıkçası ihanettir. Buna sebebiyet vermek ise yönetimin ayıbıdır. Futbolcunun aklına acaba gider miyim sorusunu dahi düşürmek yönetimin başıboşluğudur. Herkese nasip olmayacak formaların emanet edildiği insanların hissettirdiği bu ruhsuzluk gerçekten içler acısı.

15 Mayıs 2010

Galatasaray UEFA T-Shirt




Harika tasarımın yanında gayet şık ve güzel olmuş. En kısa zamanda koleksiyona eklenmeli.

Ayrıntılar için burdan buyrun...

14 Mayıs 2010

Hafta Sonu Futbol Ekranı



15 Mayıs Cumartesi
17:00 Chelsea-Portsmouth / NTV Spor (FA Cup Final)
19:00 Antalyaspor-Kayserispor / Lig TV
21:00 W.Bremen-Bayern Münih / Kanal A (Almanya Kupası Final)
21:45 Milan-Juventus / NTV Spor
22:00 Fransa Ligi Son Hafta

16 Mayıs Pazar
00:30 Fluminense-A.Goianiense / Spormax
16:00 Siena-İnter / NTV Spor
16:00 Chievo-Roma / NTV
19:00 Nurnberg-Augsburg / Bundesliga Baraj 2. Maçı
20:00 Fenerbahçe-Trabzonspor / Lig TV
20:00 Gençlerbirliği-Galatasaray / Digitürk - Salon 1
20:00 Bursaspor -Beşiktaş / Spormax
20:00 Barcelona-Valladolid / NTV Spor
20:00 Malaga-Real Madrid / NTV
20:00 Meksika-Şili / Hazırlık Maçı
22:00 Gremio-Corinthians / Spormax

17 Mayıs Pazartesi
00:30 Vasco da Gama-Palmeiras / Spormax
20:00 Karşıyaka-Altay / Futbol Smart
20:00 Konyaspor-Adanaspor / D Spor


*

13 Mayıs 2010

Dünya Kupası Notları #2



# Bu bebek Afrika macerası boyunca Brezilya'nın emrine amade olacak.

# Meksika kadrosunda Giovani Dos Santos'u, Slovakya'nın kadrosunda Marek Sapara, Robert Vittek ve Filip Holosko'yu, Şili'nin kadrosunda Rodrigo Tello'yu izleyecek olmak Türkiye'nin Dünya Kupası'nda olmamasının acısını ne yazık ki dindirmiyor.

# Arjantin'de açıkladı kadroyu sonunda. Esteban Cambiasso ve Javier Zanetti'nin yer almadığı kadroda Maradona yine Arjantin Ligi ve Avrupa Liglerinden bir harman yapmış gözüküyor.

# Kadroların açıklanmasından sonra kadroya giremeyen isimler birbiri ardına basına demeçler vermeye başladı. İlk atağa kalkanlar Pato, Patrick Vieira ve Van Nistelrooy.

#Hollanda'nın 35 yaşındaki defans oyuncusu Giovanni van Bronckhorst Dünya Kupası'nın ardından futbolu bırakacağını açıkladı.

# Brezilya'da Dünya Kupası'na çağrılmayan yıldızlara tavsiye aşağıdaki şarap. Limitli sayıda Brezilya Milli Takımı adına çıkan bu şarap, Brezilya'yı televizyondan seyretmek zorunda kalacak yıldızlara bire bir.

UEFA Avrupa Ligi Final | Atletico Madrid : 2 Fulham : 1


Futbolda bazen şansa da ihtiyaç vardır. Mütevazi kadrosuyla finale gelen Fulham 3 dakika daha dayanamadı ve 131 senelik tarihlerinde ilk defa kupa kazanma fırsatını teptiler. Bu seneki Avrupa macerasında 14 maçta 9 beraberlik 4 mağlubiyet ve sadece 2 galibiyet alarak finale çıkan Atletico Madrid ise Avrupa'nın ikinci büyük kupasının sahibi oldu.

Oynanan tatsız tutsuz futboldan, Atletico Madrid'in buralara geliş hikayesini hatırladıktan sonra Gianluca Rocchi'nin kulaklarını bolca çınlattık bu gece. Kendisinin bu maçın 4. hakemi olması ise garip bir tesadüf olsa gerek. Sonuç itibariyle eski adıyla UEFA Kupası yeni adıyla UEFA Avrupa Ligi Kupası'nın ilk sahibi Atletico Madrid oldu. Seneye Dublin'de görüşmek üzere.

12 Mayıs 2010

Mehmet Topal Valencia'da


"Profesyonel futbolcumuz Mehmet Topal'ın İspanya'nın Valencia takımımına transferi için taraflar arasında her türlü konuda anlaşma sağlanmıştır.

Mehmet Topal'ın Valencia'ya transferi yapılacak olan sağlık kontrolü sonrasında gerçekleşecektir."

Galatasaray Futbol A.Ş.

Galatasaray resmi sitesinde bu şekilde açıkladı. Valencia'da resmi sitesinden açıklamış. 4 senede 18 Mart Stadyumu'ndan Mestella Stadyumu'na uzanan bir macera. Zorlu bir kadro savaşı bekliyor İspanya'da Mehmet Topal'ı. Yedek kulübe bekçisi, sadece ihtiyaç duyulduğunda forma şansı bulan adam olursa üzülürüm açıkçası. Ama hırslıdır Mehmet Topal umarım kapar formayı, vazgeçilmezi olur Valencia'nın. Yolun açık olsun "Örümcek" herşey gönlünce olsun..

11 Mayıs 2010

Dünya Kupası Notları #1


# Ligler sona ererken Dünya Kupası hazırlık kadroları bir bir açıklanırken Dünya Kupası havasına girmenin zamanının geldiğini düşünürekten yeni bir seriye başlıyoruz.

# Japonya'nın Dünya Kupası kadrosunda bir yakından tanıdık isim : Junichi Inamoto

# Bosna-Hersek Dünya Kupası finalinin oynanacağı 11 Temmuz gününün Avrupa'nın soykırım olarak kabul ettiği Srebrenitsa olayının yıl dönümüne denk gelmesi nedeniyle maçta saygı duruşunda bulunulmasını ve futbolcuların ''siyah bant'' karşılaşmaya çıkmasını istiyor. Futbola siyaset karışmazsa şaşarım zaten.

# Daniel Güiza Del Bosque'nin 30 kişilik aday kadrosuna girdi. Şeytan tüyü var bu adamda şu performansına rağmen kadroya seçilmesi bile büyük başarı. Bakalım 1 Haziran'dan sonra da hala kadroda adı geçecek mi?

# İtalya'da Lippi Morgan De Santcis'i de çağırmış. İçim sızlıyor içim. Ayrıca 7. sıradaki Juventus'tan 9 oyuncunun aday kadroda yer alması ilginç bir ayrıntı olarak göze çarpıyor. Bu arada Totti bu Dünya Kupası'nda yok.

# Avustralya milli takımında 3 tanıdık isim; Harry Kewell (Galatasaray) , Lucas Neill (Galatasaray), Mile Jedinak (Antalyaspor)

# 3 tanıdık isim demişken İsviçre milli takımına çağırılan 3 Türk ismi es geçmek olmaz; Eren Derdiyok, Hakan Yakın, Gökhan İnler. Bu da bizim ayıbımız sanırım.

# Alternatif çok olunca sıkıntı da çok oluyor. Ronaldinho yok, Pato yok, Adriano yok, Neymar yok. Ülke tarafını ilgilendiren kısmında ise Andre Santos yok, Elano var. Herşeye rağmen Brezilya'nın kadrosu iştah kabartıcı.

# Fransa'da Domenech bu sefer kovulmaya kesin karar vermiş gibi gözüküyor. Açıklanan kadroda Benzema ve Vieria bulunmuyor.

# Dünya Kupası'na 1 ay kala satışa sunulan 2 milyon 800 bin biletin %90'nının satıldığını da dipnot olarak düşeyim buraya.

Yes - No





Blogger'daki yazılarımda kullandığım isimden anlaşılacağı gibi, bu pankart çok hoşuma gitti.

Inter-Lazio maçında Lazioluların açtığı 'Oh Nooo' yazılı pankarta cevap olarak açılmış.

Çevirisi ise şöyle : ' Sen hayıııır derken, annen eveeeet diyor '

09 Mayıs 2010

Dünya Kupası Maskotları #7


Footix - Fransa 1998

Gerektiği Zaman Gerektiği Yerde : Emre Aşık


1993 Akdeniz Oyunları Şampiyonu takımın aktif futbola devam eden son oyuncusuydu Emre Aşık. Her ne kadar Fenerbahçe, Beşiktaş formalarını da giymiş olsa Galatasaraylı Emre Aşık olarak hatırlanacaktır bundan bir 10 sene sonra. Emre Aşık denilince çoğumuzun aklına Roma'daki İtalya polisine yaptıkları geliyordur muhtemelen. Belki biraz da bu sebepten Galatasaraylı Emre Aşık olarak hatırlanması gerekiyor. Dün gece son kez Galatasaray taraftarının karşısına çıktı Ali Sami Yen'de Galatasaray-Antalyaspor maçında. Son Galatasaray seferindeki performansını tüm futbol yaşantısına yayabilseydi belki herşey daha farklı olurdu kariyeri için. Fakat gereksiz faulleri ve kırmızı kartları damga vurdu kariyerinin ilk yıllarına, her ne kadar son zamanlarda bunu aşmışta olsa sanırım her şey için biraz geç kalmıştı. O her zaman gerektiği zaman, gerektiği yerde olmayı tercih etti. Ne zaman görev verilse elinden gelenin en iyisini yaptı, fakat hiç devamlı görev almadığı için sıkıntıda yaratmadı. Defans oyuncularının tekmeye kafa sokanı makbüldür derler, Emre Aşık bir adım ötesindeydi bu tabirin copa kafa sokan bir defans oyuncusuydu. Yolun açık olsun Emre Aşık her şey için teşekkürler.

Hoşgeldin Bucaspor


Süper Lig'e yükselen ikinci takım Karabükspor'un ardından Bucaspor oldu. İzmir'in 7 yıllık Süper Lig hasretine son veren Bucaspor son iki sene içerisinde gösterdiği muhteşem performans ile 2. Lig'den gelerek Süper Lig'e yükseldi. Fırtına lakaplı ekip, İzmir'in önde gelen ekipleri Karşıyaka,Göztepe ve Altay'ın başaramadığını başararak Süper Lig'in İzmir temsilcisi hasretine son verdi. Bucaspor İzmir kökenli geçmişten günümüze Süper Lig'de mücadeleye etmeye hak kazanan 6. İzmir takımı oldu. Seneye Mehmet Batdal'ı Süper Lig'de seyretmek keyifli olacak gibi gözüküyor. Süper Lig'de İzmir temsilcilerinin çoğalması dileğimizden sebep artık darısı play-off'lara kalan Karşıyaka'ya.

08 Mayıs 2010

Hafta Sonu Futbol Ekranı



8 Mayıs Cumartesi
16:30 H.Berlin-B.Münih / TRT Haber
20:00 Adanaspor-Karabükspor / Futbol Smart
20:00 Bucaspor-K.Erciyesspor / D Spor
20:00 Galatasaray-Antalyaspor / Lig TV
22:00 Auxerre-Lens & Lille-Marseille / Kanal A

9 Mayıs Pazar
00:30 Botafogo-Santos / Spormax
15:00 Kocaelispor-Çaykur Rizespor / D Spor
16:00 Roma-Cagliari & İnter-Chievo / NTV Spor
18:00 Premier League Son Hafta
18:00 Manchester United-Stoke & Chelsea-Wigan / Spormax
20:00 Ankaragücü-Fenerbahçe / Lig TV
22:00 Real Madrid-A.Bilbao / NTV
22:00 Sevilla-Barcelona / NTV Spor

10 Mayıs Pazartesi
13:00 CSKA Moskova-Terek / Spormax
20:00 Trabzonspor-Denizlispor / Lig TV

*

06 Mayıs 2010

Totti vs Balotelli




"Sezonun en önemli maçlarından birinde sinirli olunabilir. Şöyle söyleyebilirim ki sahada duyulan böyle ağır hakaretler, özellikle bazı kişisel ve bir şehri ve halkını aşağılayan hakaretler duymazlıktan gelinemiyor. Özellikle bu hakaretler sürekli aynı, karakterinde provokasyon olan bir insandan geliyorsa..."

Francesco Totti

Kişisel sitesinden yaptığı "Bir şehri ve halkını aşağılamak" adlı açıklama yazısından bir kesit

05 Mayıs 2010

TK Final | Trabzonspor :3 Fenerbahçe :1




48 yıllık kupa tarihinde ilk defa finalde karşı karşıya gelen 2 ekip. Bir tarafta 27 senelik hasrete son vermek isteyen Fenerbahçe, diğer tarafta 5 Mayıs'ın intikamını almak isteyen, kupadan başka hedefi kalmayan Trabzonspor. Maç saatinin iş saatine denk gelmesi sebebiyle canlı izleme fırsatı bulamadım maçı fakat maç saatindeki hava sıcaklığına rağmen zevkli bir maç oldu. Urfa'nın şu aylardaki sıcağını tatmış biri olarak söyleyebilirim ki o havada top oynamak cidden kolay bir iş değil. Federasyon nelerin uğruna böyle bir riske girdi bilemiyorum fakat herşeyden önce herhangi bir sağlık sorunu çıkmadan maçın tamamlanması sevindiriciydi. Oluşacak aksi bir durumda hesap verilmesi gerçekten zor olabilirdi. Her ne kadar ufak tefek eksiklikleri bulunsa da Urfa şehri çok güzel bir stada kavuşmuş. GAP Arena şehir merkezinde bulunan 11 Nisan Stadyumu'na göre gayet büyük ve modern bir stad olmuş.

Trabzonspor 90 dakika oynadığı futbolla kupayı hakeden taraf oldu. Alex'in muhteşem golüyle 1-0 geriye düşmelerine rağmen oyun disiplininden kopmadan mücadelelerine devam ettiler ve 2 farklı galibiyeti elde ettiler. Böylece 8. kez Türkiye Kupası'nı müzelerine götürerek Fenerbahçe'nin 27 yıllık kupa hasretine son vermesine engel oldular. Yazıyı bitirmeden önce, hazır aklıma gelmişken paylaşayım. Bilica defans oyuncusu sıfatıyla takımında forma giyen bir oyuncu. Biri bana Trabzonspor'un ilk golünde Bilica'nın yaptığını açıklasın. Bir defans oyuncusu nasıl böyle bir hamle yapar bunun taktiği, tekniği nedir benim aklım almıyor. Umut Bulut daha yakın olsa Bilica'ya kesinlikle yeni bir Bilica faciası ile karşı karşıya kalacaktık. Hazır Bilica demişken tribünlerden nükteli bir pankartı paylaşarak yazıyı noktalarım.


01 Mayıs 2010

Dimitar Ivankov


Levski Sofya'dan ülkemizde önce Kayserispor'a gelen şu an ise Bursaspor'un kalesini koruyan Dimitar Ivankov bu gece eski takımına bir penaltı golü attı. Bursaspor'un penaltılarını kullanan Bulgar kaleci kariyerindeki gol sayısını böylece 43 gole çıkardı. Bu sezonki 4. golünü atan Ivankov'un Sercan'la aynı gol sayısına sahip olması ise dikkat çekici bir ayrıntı olarak göze batıyor.

Gol atan kalecilerle ilgili daha önce karaladıklarımız için;

Rogerio Ceni vs Tiago Lusa

Rogerio Ceni

Profesyonel Açıklama



"Üzgünüm çünkü, Şampiyonlar Ligi finalinde İspanyol bir takım olmayacak. Barcelona'nın Bernabeu'da final oynaması benim için problem değildi. O tarz düşüncelere sahip bir insan değilim."

Iker Casillas

(30 Nisan'da yaptığı basın açıklamasından)